Adıgey 100 Yaşında – I
100 yıl önce bugün 27 Temmuz 1922’de Rusya devlet yapısı içinde özerk bir devlet birimi olarak Adıge Özerk Bölgesi (oblast, özerk il) kuruldu. Özerk bölge, Orta Kuban solunda bulunan Bjeduğ yöresi ile Orta Laba solundaki Kemguy yöresini ve bu iki yöreye yakın Şapsığ, Kabartay, vb köyleri de içine alıyor, bir şerit halinde Kuban ve Laba ırmakları solundaki düzlükler boyunca uzanıyordu. Boyu 300 km, eni de 11- 45 km arasında değişiyordu. İlk yüzölçümü 2600 km. kare, nüfusu yaklaşık 100 bin idi, bunun yarısı da Çerkes’ti. Başkent, ilkin, geçici olarak Krasnodar kentinde idi, 1936’da Maykop’a taşındı, aradaki Cece rayonu da Adıgey’e bağlandı. 1962’de güneydeki dağlık Maykop rayonu ile Maykop kentinin kuzeybatısındaki Hanskaya beldesi de Adıgey’e verildi. Toprak üç kat genişledi, 7,792 km. kare oldu, ama Adıge nüfus oranı beşte bire düştü (% 22).
Çerkeslerin yakın tarihinin bir özeti
Benzer İçerikler
Adıgeler Kuban’ın güneyi ve Karadeniz kıyıları dışında, 1223 yılında başlayan Moğol istilasına değin, Kuban’ın kuzeyinde, bugünkü Ukrayna topraklarına değin uzanan bir alanda egemen toplum idiler.
Kuban’ın kuzeyindeki Adıgeler çoğunlukla göçebe hayvancılık yapıyor ve derebeyleri (pşı) tarafından yönetiliyorlardı.
Moğollar Kuban’ın kuzeyindeki Adıgeleri (Kabartaylar) koruma altına aldılar. Kabartaylar Moğolların ardından gelen Türk –Tatar kavimlerinin baskıları sonucu, 13-15 yüzyıllar boyunca güney doğuya doğru çekilerek bugünkü Kabardey yöresinde yoğunlaştılar, batıdaki Adıgelerden koptular ve ayrı bir yörede Tatar, Nogay ve diğer komşularıyla, Balkar, Karaçay, Oset, İnguş ve Çeçenlerle yan yana yaşadılar. Ama dillerini korudular, Adıge (Çerkes) olduklarını unutmadılar.
Kuban Irmağı güney havzasında ve Karadeniz kıyılarında yaşayan Adıgeler ise bağımsızlıklarını korudular. Osmanlı Devleti’nin Karadeniz kıyısında ele geçiremediği tek ülke bu son Adıgelerin bağımsız ülkesi Çerkesya oldu.
Rus yayılması
Karadeniz’in kuzeyinde ve Rusya’da egemen bir Tatar Devleti olan Altın Orda, Timur’un saldırısı üzerine parçalandı ve oraya bağlı olan Ruslar bağımsızlık kazandılar ve toparlanmaya başladılar. 16. Yüzyılda ilk Rus Çarı Korkunç İvan (İvan Grozni; hd. 1547-1584), Osmanlılara karşı güç gösterisinde bulundu, Kazan ve Astrahan Hanlığı topraklarını ilhak etti (1556), ertesi yıl Çar, Kabartayları koruma altına aldı.
1722’de Çar I. Petro’nun (Deli Petro) İran Seferi sırasında Hazar Denizi kıyısında İran’a bağlı olan Dağıstan prenslikleri (hanlıklar) Rusya koruması altına girdiler. Kuzey Kafkasya’da Rus nüfuzu arttı. Ruslar Aşağı Terek ve Hazar Denizi kıyılarına yerleşmeye başladılar.
Kabartaylar üzerindeki Rus koruması resmen 1739 yılına, fiilen 1774 yılına değin sürdü. 1774’te Kabardey Rusya’ya ilhak edildi. Rus ve Kabartay feodal sistemleri uyuşuyordu.
1783’te Kırım Yarımadası, Ukrayna’daki Herson yöresi ile Kuban’ın kuzeyindeki yerlerden oluşan Kırım Hanlığı toprakları Rusya’ya ilhak edildi. Böylece Adıgelere yeni bir komşu gelmiş oldu – Rusya.
Kabardey’in ilhakı, kolonizasyon ve toprak müsaderelerini de beraberinde getirdi. İç Rusya’dan getirilen Ruslar ile Ukrayna’dan gelen Kazaklar Kabardey topraklarına yerleştirilmeye başlandı. Bu da geleneksel Rus-Kabartay dostluk ilişkilerini bozdu, yeni ve yöresel çatışmalara yol açtı. Ayrıca veba salgını da Kabartay nüfusunu vurdu. Yine de Rusların, diğer Kuzey Kafkasya halklarına oranla Kabartaylara daha geniş tarım toprağı ayırdığı söylenebilir.
18.yüzyıl son çeyreği ile 19. yüzyılın ilk çeyreğinde Ruslar Kabartay arazisinde Stavropol, Pyatigorsk, Kislovodsk gibi kalelerle Osetya’da Vladikavkaz’ı kurdular, Daryal Geçidi üzerinden Gürcistan Tiflis’e bağlandılar. İnguş, Çeçen ve Dağıstan topraklarındaki nüfuzlarını genişlettiler ve güçlendirdiler.
Rusya 1783’te Doğu Gürcistan’ı (Kartlı-Kaheti Krallığı) koruma altına aldı, 1801’de ilhak etti. Rus çemberi yavaş yavaş Adıgelere doğru genişlemeye başladı.
Çariçe II. Yekaterina, 1783’te ilhak ettiği Kuban’ın kuzeyini 1792’de Kazak yerleşimine tahsis etti ve Yekaterinodar (şimdi Krasnodar) kentinin temeli atıldı. O dönemler Adıge-Kazak ilişkileri dostaneydi. Ukrayna asıllı olan ve Ukraynaca konuşan pagan Kazaklar zamanla ve büyük ölçüde Ruslaştırıldılar ve Ortodoks Hıristiyan kilisesine bağlandılar ve Rus yayılmasının yedek gücü yapıldılar.
(Devamı gelecek)